anlık yazılar

Perşembe

Cenetteki ilk arsam.



Bugün bizim tanıştığımız günün sene-i devriyesi... Seni de çok anıyoruz…”
Telefonuma dün bırakılmış sesli mesajın ana hatları idi bu iki cümle . Mesaj sahipleri, Zürih yöresi ahalisinden , çiçeği burnunda bir çift. İkinci baharlarını yaşamakla meşguller , üstelik her dem gözgöze dizdize .

Damat ile ilk tanıştığımda “tam Hande’ye göre” diye etiketlemiştim , ilk görüşte etiketlemenin ne kadar ayıp ve ne kadar önyargılı bir tutum olduğunu bile bile .

Geçen sene bu vakit , “tam Hande’ye göre” olduğuna bu kez Hande’yi ikna etmek için biraz dil dökmüştüm çok erken bir Pazar sabahı. Yalanım varsa , Bebek Kahve müdavimi kedilere ya da suç ortağım Güliz’e varın, sorun .

Ve buluştular , bir kahveye . “Tam Hande’ye göre” olduğunu ilk görüşte onlar da anladılar . Ellerini de pek çabuk tuttular . Altıncı ay bitmeden nikah memuruna , benim de “evet”lediğim birer “evet” dediler .

Ömrün ilk baharında oluşur kişilik, yanında korkular , alışkanlıklar, beğeniler , vazgeçişler ve daha niceleri . Hiçbiri değişmez , hatta bükmek, eğmek bile çokca zordur sonraki baharlarda . O yüzden sanırım ilk bakışta “ruhun diğer yarısını bulduğunu” anlamak çok önemli, aramızdaki esprisi ile “tencere kapak misali”...
Teşekkürler bana , şikayetler kadere (ya da damadın ısrarlı deyimi ile 'tesadüflere') ...
Anlayacağınız , eğlencesi ve keyifi bol bir iş çöpçatanlık , tavsiye ederim .
yazanNino at 2.11.06

0 yorumlar:

Yorum Gönder

<< anasayfa